Hak Ve Eşitlik Partisi Hakkında Düşünceler

Soru: Türkiye’de 1940’ların sonundan itibaren kurulan siyasi partiler halkın iradesi ile mi kurulmuştur?

Cevap : Hayır, hepsinin ipleri ve kuklacıları dışarıdadır. Dışarıdan emir alırlar ve harfiyen uygularlar. Buna bugünkiler de dahil.

sonsoz31

S: Pekiyi, Hak Ve Eşitlik Partisi de bunlara dahil mi?

C: Hayır. Şu an için aksini gösteren bir işaret yok. Umarım böyle kalırlar, paranın ve vaad edilen gücün çekiciliğine teslim olmazlar. Memleketin dışarıdan empoze edilmemiş ve dışardan yönetilmeyen partilere acilen ihtiyacı var.

S: Pekiyi, Hepar için işler iyi gidiyor mu, yani yukarıda yazdıkları gibi “geliyorlar” mı?

C: Hayır, çok ciddi stratejik hatalar yapılıyor. Eski heyecan ve rüzgar şu anda maalesef yok. Acilen önlem almazlarsa Hepar siyasi parti mezarlığında kendisinden önce bu işi denemiş ve başarısız olmuş çok sayıdaki partinin yanında yerini alabilir.

Eğer son Manisa mitinginde heyecanlanınca takma dişleri boğazına kaçıp boğulma tehlikesi geçiren emekli astsubay, yerel basında mitingden daha fazla yer bulabiliyorsa, bu işde bir terslik olduğu aşikardır.

S: Problem nerede o zaman? Bir çözüm var mı?

C: Problem yönetimde, daha doğrusu tepe yönetimin olmayışında. Hepar tipik bir tek adam partisi görünüşü veriyor. Görünen o ki, Osman Pamukoğlu herşeye kendi karar verip uygulatıyor, kimseyi işe karıştırtmıyor ve fikir sormuyor.

Ayrıca sormak istese de etrafında konusunda uzman, yaratıcı ve gerektiğinde yanlışlara “dur” diyebilecek cesarette, bilgide kimse maalesef yok. (yani etraf “Yes Man” dolu)

Sonuçta Osman Pamukoğlu da bir insan ve yapabileceklerinin bir fiziki sınırı var. Zaten bu kadar karmaşık işlerde bir kişinin herşeyi doğru bilmesini beklemek biraz hayalcilik olur. Esas işleri halledenler vitrindekiler değil, arka planda kalanlardır.

Dursun Bila’yı geçmiş görevlerinden dolayı istisna olarak kabul edersek, tepe yöneticilerinin özgeçmişlerini inceleyince hepsinin eğitimlerinin bu iş için yetersiz ve önceki iş hayatlarında fazla başarılı olamamış orta kıratta kimseler olduklarını göreceksiniz.

Eminim hepsi memleketini seven dürüst kişilerdir ama maalesef tecrübesiz ve yetersizler. Türkiye gibi dev sorunlarla boğuşan bir ülkeyi yöneteceğini ve radikal değilikliklere imza atacağını iddia eden bir siyasi partinin tepe kadrosunun bu olmaması lazım.

Büyük bir organizasyonda (şirket veya siyasi parti farketmez) eğer tepede çok kaliteli, dürüst, yaratıcı, korkmadan insiyatif alabilecek cesarete sahip, konusunda uzman yöneticiler (en az 20-30 kişi) olmazsa işler zora girer.

Hepar’da da olan tamamen budur. Yetersiz tecrübe ve yönetim kabiliyetine sahip kadrolarla bu iş ancak bu kadar olur. Osman Paşa ne kadar gayret gösterirse göstersin, işler bugün olduğundan daha öteye gidemez.

Tabii söylemesi kolay ama bu çok kıymetli insanları bulup razı etmek hiçte kolay değildir. Bir kere sayıları çok çok azdır, kendilerinden siyasi partilerde olmazsa olmaz yağcılık ve yalakalık yapmalarını, hazırolda durmalarını bekleyemezsiniz. Bunu talep ettiğiniz anda bu insanları kaybedersiniz.

Yani bu insanları partide istiyorsanız hak ettikleri manevi değeri vereceksiniz, yalakalık yapmalarını beklemeyeceksiniz, başka yolu yok.

Büyük bir şans olarak bu tipte dürüst ve milliyetçi insanlar parti yeni kurulduğu zaman görev almak üzere başvurdu. Hemen hepsi şimdiye kadar hiç siyasete bulaşmamış ve memlekette olan bitenleri içlerine sindiremedikleri için riske atılmaya hazır tertemiz insanlardı.

Ama maalesef hepsi ya aranmadı, ya farkedil(e)medi, ya küstürüldü, ya gerekli değer verilmedi, ya engellendi, ya da siz sadece para verin, oturun oturduğunuz yerde, politikayı biz hallederiz denilip soğutuldu.

Üst düzey bilgisini, tecrübesini hiçbir menfaat beklemeden ortaya koyma niyetiyle partiye başvuran birini sadece paraya indirgerseniz, o kişi dönmemek üzere gider.

Bu o insanların değil partinin (ve de memleketin) kaybıdır.

Ne yazık ki Hepar çok önemli bir kaynağı israf etmiştir. Yarın bu insanları isteseniz de tekrar geri kazanamazsınız. Geçmiş olsun!!

Uzun lafın kısası eğer Hepar çok acilen bu tepe kadroları bulup tam yetkiyle göreve getiremezse geriye gidiş önlenemez.

Umarım gereken dersler alınır ve acilen harekete geçilir!! Fazla zaman yok.

Not: Bu yazıyı yazdıktan birkaç gün sonra parti üst yönetiminde ki tek devlet tecrübesi olan Dursun Bila da istifa etmiş.

Yine söylenenlere göre Parti Meclisi üye sayısı minimum sayının altına indiği için yakın zamanda kurultay yapılacak ve yeni yönetim seçilecekmiş.

Kurultay Ocak-2009’da yapıldığına göre bu insanlar 6-7 ay zor dayanmışlar.

Bu kadar çok sayıda parti meclisi üyesi acaba neden partiden istifa etti ??

Bu yazı Hepar, Pamukoğlu, Türkiye içinde yayınlandı ve , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Yorum bırakın